Cumhuriyetçiler, Emekçiler
1 Mayıs’ı, her ay daha da yoksullaştığımızı hissettiğimiz bir sömürü ortamında karşılıyoruz. Gerici iktidar Cumhuriyetin değerlerini ve en temel yurttaşlık haklarını tahrip etmeyi sürdürüyor. Bölgemizde emperyalistlerin güdümündeki gelişmeler ülkemizi karanlık bir girdaba çekiyor.
İş, artık yoksul halkımızın kirasını ödeyemez, çocuğunu yediremez, hastasına bakamaz hale düşmesine dayandı. Devleti işgal eden şeriatçı parti, toplumun seçme ve seçilme hakkını da gasp etmeye, yurttaşlığı lağvetmeye yelteniyor. Yurtta ve dünyada barış ilkesi terk edildikçe maceracı hevesler, ülkemizi çözülüş belirtilerine yaklaştırıyor.
Büyük sermayenin yağmacılığı, tarikat karanlığı ve emperyalist projelerde yer tutma çabalarının birlikte yarattığı bir kâbus bu. Türkiye’nin acıları, umutsuzluğu ve geleceksizliği holdinglerin kâr rekorlarıyla bütünleşiyor. Tarikatların her biri bir holdinge dönüşmüş, ülkemizin geleceği pazarlık masalarına yatırılmış durumda.
1 Mayıs 2025’in gündemi bunlardır. 1 Mayıs işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günüdür. 1 Mayıslarda emekçi ve ilerici insanlık, eşitlik, özgürlük ve adalet için ayağa kalkar.
Halkımızsa zaten bir ayı aşkın süredir ayakta! Gencinden emeklisine, ülkenin her yöresinde yükselen mücadele, Türkiye’nin kaderini yağmacılara, yobazlara, işbirlikçilere bırakmama kararlılığını çoktan ilan etti.
Şimdi 1 Mayıs’ta bu mücadeleyi daha da ileriye taşıyacağız. 1 Mayıs 2025’te emeğin hak arayışı ve Cumhuriyetimizi ayağa kaldırma mücadelesi alanlarda bütünleşecek.
Geleceksizlik, umutsuzluk duygusunu hak etmediğimizi hep birlikte göreceğiz ve göstereceğiz. Yaşadığımız kâbusu yırtıp atacağımız günlere, emekçilerin cumhuriyetinin ayağa kalkışına doğru büyük bir sıçrama gerçekleştireceğiz.
Yaşasın 1 Mayıs!
Yaşasın emeğin Cumhuriyeti mücadelemiz!