Yurttaşlar,
106 yıl önce ülkemizin üstüne ağır bir karanlık çökmüştü. Dünyanın ve memleketin o zamanki egemenleri, ülkemizin varlığını maceralarla dolu bir pazarlık masasında gözden çıkarmışlardı. Yok oluşumuz, her boydan işbirlikçinin, saltanatçıların, hilafetçilerin, yoksul halkın emeğini sömüren asalak zenginlerin, aşiret reislerinin, tarikatların umurunda bile değildi.
19 Mayıs 1919’da bir kurtuluş yürüyüşü başlatıldı ve zaferle birlikte bayramlarımızın en değerlilerinden biri oldu. Kutlu olsun!
Bunca yıl sonra yeniden türeyen işbirlikçilerden, Cumhuriyet düşmanlarından, asalak sermaye sınıfından, dinci gerici tarikatlardan oluşan egemen güçler, bir kez daha ülkemizin üstüne bir belirsizlik damgasının vurulmasına neden oldular. Kâr hırsı, daha fazla sömürme arzusu, “yurtta sulh cihanda sulh” sloganına üstün geldi. Mazlum Türkiye Cumhuriyeti’nin yerine yayılmacı bir Yeni-Osmanlı geçirmeye çalışıyorlar… Zor günlerden geçiyoruz.
Ancak bilmeliyiz ki, 106 yıl önce yurtsever aydınların, yoksul halkın başkaldırdığı durum bugünkünden daha hafif değildi. 1919’da karanlığı yırtıp atmak için yola çıkanlar da, 2025’in yurtseverlerinden, cumhuriyetçilerinden daha güçlü değillerdi. Tersine nüfusun önemli bir kesimi umutsuz ve çaresizdi; kendini çıkışsız hissediyordu.
Bugünse halkımızın çok büyük çoğunluğu laiklikten, bağımsızlıktan, emekten yana bir yürüyüşten yanadır. Yeni bir kurtuluş yürüyüşü beklentisi tüm ülkeyi sarmaktadır.
19 Mayıs, yüz yıldan daha uzak bir geçmişte kalmış, bu anlamda “eskimiş” bir gün değildir. Güncelliğini korumaktadır.
Böyle olduğu için de, Gençlik ve Spor Bayramını kutlamak bize yetmez. Başka bir deyişle, bu bayramı hakkıyla kutlamak için, güncel koşullarda benzer bir yürüyüşe kalkışmaktan başka yol yoktur. Bugünkü yürüyüşün biçimi de farklı olmalıdır. Bu, halkımızı örgütlü kılma mücadelesini büyütmekten başka bir şey değildir. Karanlıkla ancak örgütlü halk baş edebilir.
Kurtuluşa ve kuruluşa imza atan Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının, 19 Mayıs’ı gençliğe adamaları ise son derece anlamlıdır. Ne mutlu ki, 2025 yılının baharında Türkiye’nin dört bir yanında öğrenci ve emekçi gençlik yeniden yürüyüşe geçmeye hazır olduğunun işaretlerini vermektedir. Başta gençlik olmak üzere halkımız kendisine giydirilmek istenen deli gömleğini yırtıp atacaktır.
Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi 19 Mayıs Bayramını bu inançla kutlamakta, bugünün yeni bir kurtuluş yürüyüşünü müjdelemesini dilemektedir.
