Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi

Milli Eğitim Bakanının Bilgi Düşmanlığı Sermaye ve Emperyalist Merkezlerle İlişkili

Bilgi Temeldir, Millî Eğitim Bakanı Gericidir!

2024 yılında yürürlüğe giren yeni müfredatlar, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin eğitimdeki ideolojik yönelimlerini bir kez daha görünür kılmıştır. Millî Eğitim Bakanı’nın kamuoyuna yaptığı açıklamalar, dini vakıflar, dernekler, tarikatlar ve holdinglerle imzalanan protokoller, Diyanet’in eğitim alanındaki etkinliğinin artması, karma eğitimin sorgulanması, zorunlu eğitim süresinin kısaltılması, çocuk işçiliğinin yaygınlaşması ve mesleki eğitimin ortaokul seviyesine kadar inmesi aynı sürecin dikkat çeken unsurlarıdır. Eğitimde yaşanan tüm bu gerici ve piyasacı dönüşüm, teknik bir dil aracılığıyla meşrulaştırılmaya çalışılmaktadır: “Müfredatlar sadeleştiriliyor”, “Bilgi yükü hafifletiliyor”, “Öğrenmeyi öğretiyoruz.” Peki, bu söylemlerin ardında gerçekten ne yatmaktadır?

Bilginin Sistematik Olarak Dışlanması

Müfredat sadeleştirmesi, yalnızca AKP’ye özgü bir politika değildir; Batı emperyalizminin başlıca kurumlarından Dünya Bankası ve OECD gibi örgütlerin yönlendirmesiyle birçok ülkede benzer politikalar uygulanmaktadır. Bu politikanın temelinde, yaş gruplarına ve disiplinlere göre yapılandırılmış, bilimsel birikime dayalı sistematik bilginin eğitim programlarından dışlanması yer almaktadır. Yerine, yapılandırmacı ve öğrenci merkezli yaklaşımlar çerçevesinde, öğrencilerin bireysel deneyimlerine dayalı gündelik bilgi öne çıkarılmaktadır. Bu anlayışa göre, bilgiye erişim kolaylaştığı için okulların esas görevi artık sadece “öğrenmeyi öğretmek” olmalıdır.

Oysa bu yaklaşım, bilimsel bilginin bütünlüğünü reddetmekte; bilgiyi işlevselliğe indirgemekte ve onu parçalara ayırmaktadır. Bu dönüşüm, OECD gibi düzenin akıl hocası olan kuruluşların uzun süredir savunduğu, beceri temelli müfredat anlayışının doğrudan bir sonucudur. Nitekim, 2024 tarihli Maarif Modeli müfredatında “bilgi” kavramı neredeyse hiç geçmemekte, bunun yerine ” beceriler” öne çıkarılmaktadır. Ancak bu beceriler, büyük ölçüde iş piyasasının güncel ihtiyaçlarıyla sınırlı olup, alan bilgisine hâkim olmadan belirli görevleri yerine getirebilecek bireyler yetiştirmeyi amaçlamaktadır. Bu çerçevede öğrenci, neyi neden yaptığını bilmeyen; ancak bu süreci “verimli” şekilde yönetebilen bir figür olarak şekillendirilmektedir.

Bilgi Yerine Ne Konuluyor?

Müfredatın sadeleştirilmesi iddiasına rağmen, 2024 programları incelendiğinde aslında içeriklerin bilgi açısından inceldiği; ancak toplamda daha da arttığı görülmektedir. Sistematik bilgi dışlandıkça, yerini muhafazakâr değerler, ideolojik yönlendirmeler, hatalı ya da çelişkili örnekler ve iş gücü piyasasına dönük yüzeysel beceriler almaktadır. Bu dönüşümün içerisinde Cumhuriyetin temel değerlerinin kendine yer bulamaması ise şaşırtıcı değildir.

Bilgi Neden Vazgeçilmezdir?

  • Öğrenme ve anlama süreçlerinde elde edilen deneyim bir sonraki anlama ve öğrenme süreçlerini kısaltacak, kolaylaştıracak bilgiyi kazandırır. Zaman içinde biriken bu bilgi ilerde daha zorlu kavramları öğrenmeyi, ilk bakışta imkânsız görünen problemlerin üstesinden gelmeyi sağlar. Bu nedenle eğitim kademelerinde birbirini destekleyecek, deneyimle zenginleşecek ve sistematik bilgiye ulaşacak şekilde bütünlüklü bilgi sunulmalıdır.
  • Öğrenme için bilgi gereklidir. “Öğrenmeyi öğretmek” yalnızca belirli bağlamlarda işlevsel olabilir; genellenebilir bir eğitim ilkesi değildir. Dahası bu yaklaşım bilgiye erişme konusundaki toplumsal eşitsizlikleri yok sayarak etkilerini güçlendirmektedir.
  • Eğitim, insanın çok yönlü gelişimini hedefleyen, yetenek ve yaratıcı gücünü ortaya çıkarmayı amaçlayan bilimsel bir etkinliktir. Bu nedenle iş gücü becerilerinin aktarılmasına indirgenmemelidir.
  • Okullar öğrenciyi kendi çevresiyle sınırladığında, eğitim daha çok eşitsizlik üretir. Eğer öğrenci yalnızca yaşadığı çevreye dair gündelik bilgiyi işlemeye teşvik edilirse, o zaman daha geniş toplumsal ve tarihsel bağlamları kavrama ve dönüştürme kapasitesinden yoksun kalır.
  • Bilgi olmadan eleştirel düşünme mümkün değildir. Bir konuda sistematik bilgi sahibi olmayan kişi, o konuda tutum geliştiremez, sorgulama ve değerlendirme yapamaz.
  • Milli Eğitim Bakanlığı’nın ‘bilgi yerine beceri öğretme’ ısrarıyla bilginin bütünlüğü parçalandığında, kimin belirlediği belli olamayan ‘milli ve manevi’ değerlerin müfredata eklenebilmesi mümkün olmuştur. Bu değerlerin önemli bir kısmı ortak değerlerimiz değildir. Sistematik bilginin dışlanması, dünyayı parçalı ve bağlamsız bir biçimde kavramaya neden olur. Tarihsel ve bilimsel çerçevelerden kopuk bir eğitim, bireyleri hurafelere ve komplo teorilerine açık hale getirir.
  • Beceriler, piyasanın talepleridir. 21. Yüzyıl becerileri, 1970’lerden bu yana OECD gibi kurumların eğitim sistemlerini piyasayla eşleştirme çabalarının sonucudur. Ancak bu beceriler hiyerarşik olarak kurgulanmıştır; örneğin, genellikle yoksul çocuklara mesleki eğitim veren liselerde ve MESEM’lerde yalnızca alt düzey beceriler sunulmaktadır.

Bilgi Karşıtlığı, Cumhuriyet Karşıtlığıdır

Millî Eğitim Bakanlığı’nın müfredat politikaları yalnızca teknik bir mesele değil, aynı zamanda ideolojik bir tercihtir. Bu tercih temelde uluslararası sistemle uyumlu biçimde eğitimde dinselleşmeyi ve piyasacılığı hedeflemektedir. Bilgiyi dışlayan bu yaklaşım, eşitlik, laiklik, Cumhuriyet, özgür birey ve toplumsal sorunları çözecek yurttaşlar yetiştirme ilkeleriyle açık bir çelişki içerisindedir. Bu nedenle Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi, bilgi temelli, eşitlikçi ve kamucu bir eğitim anlayışını savunmaya devam edecektir.

Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi, AKP iktidarı ve Millî Eğitim Bakanlığı’nın dayattığı gerici ve bilim dışı müfredatların; Diyanet, tarikatlar ve holdinglerle imzalanan protokollerin iptal edilmesini, karma eğitimin sorgulanmasına yol açan söylem ve uygulamalara, zorunlu eğitim süresinin düşürülmesine, çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasına ve mesleki eğitimin ortaokul seviyesine kadar inmesine karşı birlikte mücadele etmeye çağırmaktadır.

Türkiye Halk Temsilciliği Meclisi

Eğitimde Gericiliğe Karşı Mücadele Komitesi